Nefes gazetesi yazarı Deniz Zeyrek, geçtiğimiz günkü Youtube yayınında, İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan ile AK Parti Çanakkale Milletvekili Ayhan Gider arasında güç savaşı yaşandığı konusunu gündeme getirmişti.
Ana odağı ulusal gündem olan gazeteci Zeyrek’in bu durumdan yeni haberdar olması gayet normal ancak Çanakkale’de siyasetin ucundan kıyısından ilgilenen herkesin bildiği bir mevzu bu.
Bir dönem mecliste Çanakkale için birlikte mesai yapan Turan ve Gider’in yıldızının neden barışmadığının sebeplerini yazmaya lüzum görmüyorum. Çünkü bu çift başlılığın sonuçları, nedenlerinden çok daha önemli benim nazarımda.
Elbette siyasetin doğası gereği bu tür anlaşmazlıklar olabilir, normaldir.
Ama AK Parti’nin seçimden seçime eridiği Çanakkale’de böyle bir lüksü yok!
2 olan milletvekili kontenjanı 1’e düşmüş, birkaçı hariç eldeki ilçe belediyelerinin tamamı kaybedilmiş, İl Genel Meclisi’nde çoğunluk CHP’ye kaptırılmış, küskünlerin sayısı tavan yapmış, çarşıda pazarda millet burnundan solur hale gelmiş.
Şimdi böyle büyük bir başarısızlığın olduğu ortamda AK Parti Genel Merkezi’nin Çanakkale’de yeni bir yapılanmaya gitmesinden daha normal bir şey olabilir mi?
Ortada bu kadar basit neden-sonuç ilişkisi mevcutken koparılan bu yaygara niye?
AK Parti’nin seçilmiş milletvekilini, yeni il başkanını, yenilenen ilçe teşkilatlarını görmezden gelmenin kime ne faydası var?
Öyle ya, bu insanlar gökten zembille inmediler, genel merkezin kararı, Recep Tayyip Erdoğan’ın onayıyla göreve geldiler.
Onları inkâr edenler, hem partilerini hem liderlerini yok saymış olmuyor mu?
Bu söylediklerim lütfen sadece Bülent Turan özelinde düşünülmesin.
Zira kendisinin döneminde Çanakkale’ye kazandırılan hizmetler ortada.
Boğaz köprüsünden tutun da tünellere, OSB’lere, yeni hastane ve kamu binalarına kadar birçok büyük ölçekli yatırım onun döneminde gerçekleşti. Siyasi parti ayrımı yapmadı, hangi partiden, hangi ilçe belediye başkanı kapısını çaldıysa taleplerinin yerine getirilmesini sağladı. Hatta elini taşın altına koymasa, CHP’li Çanakkale Belediyesi’nin onca zaman bitirmeyi beceremediği yeni binası hala inşaat halindeydi. Tıpkı Cennet Otopark gibi!
Yıllarca milletvekilliği ve partisinin grup başkanvekilliği görevlerini icra eden Bülent Turan şimdinin İçişleri Bakan Yardımcısı.
AK Parti Çanakkale Milletvekilliği görevi ise 2023 yılından bu yana Ayhan Gider’e emanet. Önceki yıllarda yine memleketine vekil olarak başarıyla hizmet eden, kamu kurumlarında il müdürlüğü, genel sekreterlik gibi önemli vazifeleri yerine getirmiş bir isim Ayhan Gider.
Şimdi biraz eskiye gideyim ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2 Ocak 2019 tarihli bir cümlesini hatırlatayım: "AK Parti’de her görev bir bayrak yarışı şeklinde üstlenilir. Bu bir devir teslim sürecidir."
Erdoğan bu sözleri söylediğinde, Türkiye 31 Mart 2019 Yerel Seçimlerinin arifesindeydi.
AK Parti’nin Çanakkale Belediye Başkan Adayı da Ayhan Gider’di.
Ancak Erdoğan’ın ifadesinin aksine, Ayhan Gider, partisinin o dönemki teşkilatı tarafından seçim kampanyası sürecinde yalnız bırakılmıştı.
Hatta öyle ki dönemin AK Parti Çanakkale Milletvekili Bülent Turan’ın seçim yenilgisi sonrası yaptığı, “Daha agresif bir seçim kampanyası yürütebilirdik” şeklindeki açıklaması bunu doğrular nitelikteydi.
2019’un belediye başkan adayı Ayhan Gider, şimdinin milletvekili…
Ve yine anlaşılıyor ki, aynı senaryo bir kez daha hayata geçirilmeye çalışılıyor.
Ancak bu kez öncekinin aksine, başta İl Başkanı Ömer Faruk Göktürk olmak üzere tüm teşkilatlar var güçleriyle Ayhan Gider’in yanında.
Hepsinin tek derdi uyum içinde çalışmayı sürdürüp, AK Parti’yi Çanakkale’de içinde bulunduğu cendereden kurtarmak.
Madem Erdoğan’ın dediği gibi bu bir bayrak yarışı, Çanakkale’de bayrağı ileri taşıma sorumluğu artık Ayhan Gider’de.
Peki bunu başarabilir mi?
Rahat bırakılırsa neden olmasın!
Hepinize sağlıklı günler dilerim…