“Çanakkale’ye teşhirciliğin mide bulandırıcı atmosferi hakim oluyor.”
“Şehit mezarlarına karşı kadeh kaldırıyorlar.”
“Uygunsuz tavırlarıyla rahatsızlık veriyorlar.”
“Çanakkale sahili akşamları açık hava meyhanesi oluyor.”
Yukarıdaki sözler, Yeni Şafak gazetesinin Aydın Ünal isimli yazarının 13 Ekim 2025 tarihli, “Fetvane Sokak’tan Barlar Sokağı’na” isimli köşe yazısında geçiyor.
Bu şahsa göre Çanakkaleliler teşhirciymiş!
Bu şahsa göre Çanakkaleliler alkolikmiş!
Bu şahsa göre Çanakkalelilerin şehitlere saygı yokmuş!
Eleştirirsin anlarım…
Sitem edersin anlarım…
Tavsiye verirsin anlarım…
Ulan sen hangi hakla Çanakkalelilere hakaret ediyorsun!
Sana bu hakkı kim veriyor!
Ahlak bekçisi misin sen!
Kolluk kuvveti misin!
Hakim misin, savcı mısın!
Kimsin lan sen!
Ne demek teşhircilik ne demek uygunsuzluk!
Sen bu şehrin kızlarına, kadınlarına ne demek istiyorsun!
Neyin imasını yapıyorsun!
Hangi sarhoşluktan hangi saygısızlıktan bahsediyorsun!
Çanakkale Savaşlarında Çanakkalelilerden daha fazla bedel ödeyen bir halk var mı lan!
Nasıl bir zihniyet nasıl bir cahillik bu!
Ya bu şehrin yetkililerine ne demeli?
Adam resmen Çanakkalelilere demediğini bırakmamış, hakaret etmiş, suçlamış!
Biri de çıkıp ağzının payını verememiş!
Olmaz efendiler olmaz!
Kimse ağzından salyalar saça saça Çanakkalelilere hakaret edemez!
Şehitlerimiz de kadınlarımız da bizim başımızın tacıdır!
Ayrıca bu şahıs şunu da bilsin…
Meydan boş değildir…
Çanakkale de Çanakkaleliler de sahipsiz değildir!
Hele kızlarımız…
Hele kadınlarımız…
Hele şehitlerimiz…
HİÇ DEĞİLDİR!
Tüm okurlarımıza sağlıklı günler dilerim…